3 Ekim 2009 Cumartesi

CAMİA BÜTÜNLEŞMESİ!!!

Fethiye halkının ve kolluk kuvvetlerinin tutumları sonrası çok zor durumda kalan bizleri,terörist olmakla suçlayan ve hiçbir bağlantı kuramadığımız şekilde bedava otobüs ve bedava bilet polemiği başlatan serdar samur adlı yöneticinin,bu günde yanımızda olmayan yönetimin,takımın kötü gidişatı sonrası sarıldığı ''DAL'' yine taraftarlar oldu.Camia olabilmenin gerekliliklerini yerine getirmeyen,tribünlerde başlayan protestolar sonrası zor durumda oldukları hissine kapılan yönetim,taraftar dernekleri ve futbolcularında katıldığı bir yemek organize ediyor,camia olabilmenin gerekliliklerinin bu hususdan geçtiğini idraketmiş olacaklar ki,yemek arası bir politikacı gibi şu coşkun konuşmayı yapıyorlar...“Büyük Göztepe’nin dünya kulübü olma yolundaki idealini gerçekleştirmek için çıktığımız bu yolda, bizi yalnız bırakmayan bütün taraftarımıza ve burada hazır bulunan temsilcilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Bu aile, bu birlikteliğini sürdürdüğü sürece önümüzde hiçbir güç duramayacaktır. İnanıyoruz ki bu birlikteliğimiz bizi daha da kuvvetlendirecek ve sportif başarıda bize yeni bir güç oluşturacaktır.''...


Bizler kulübe taraftar bazında bir ultimatom verilmesini konuşurken resmi siteden camiaya umut aşılayan bu haberle karşılaşıyoruz.Terörist ve rantcı olarak sınıflandırılan taraftar yine yönetimin oyununda başrolü oynuyor...

5 Eylül 2009 Cumartesi

X

herkesin bir taraflara savrulduğu o zor günlerde camiayı biran olsun bile yalnız bırakmayan bu taraftar,ısparta sonrası fethiye olaylarında da yalnız bırakılmıştır.basının ve diğer spor kulüplerinin bizleri suçlamasını savunma makanizması olarak görüp önemsemezken,kendi yönetimimiz tarafından suçlu ilan edilmemiz bizlere yapılan bir ayıptır.Bilinmesi gerekir ki her şartta bu camiayı sahiplenen bizlerin gelip geçici bireyler tarafından sahiplenilmeye ihtiyacı yoktur.bundan sonraki sürecin önemi ise doğrudan doğruya serdar samur ve i.hakkı gül denen 2 bireyi alakadar etmektedir,taraftar size bir X koydu sayın yöneticiler,allah çarşınıza pazar versin.

3 Eylül 2009 Perşembe

LİVORNO


150 bin kişilik bir liman şehri olan Livorno,ülkede işçi hareketine yön veren bir kale.1921 yılında İtalyan Komünist Parti bu şehirde kurulmuştur.Livorno da bu irade yaşamın her alanında olduğu gibi futbolda da ön plandadır,Liverpool ve Livorno bu anlamda proleter duruşu sergileyen iki liman şehridir...
Dünya'da olduğu gibi ülkemizde de Livorno hayranlığı üst düzeyde olduğu bilinmekde.Bir liman kenti olmasa da Adana'nın mavi şimşekleri pekçok benzer noktaları bulunan Livorno'yu bu topraklarda görmek istediklerini başkan BEKİR ÇINAR'a iletip bir hazırlık maçı yapılması konusunda ısrarcı olunmasını dile getirdiler,hemen harekete geçen başkan Çınar,pek çok girişim sonrası taraftarın çok istediği bu karşılaşmayı ayarlamayı başardı...şimdi yürekleri kızıl OTONOM TUGAYLARI,görkemli bir buluşma için Çukurova topraklarındalar.Tebrikler Çukurova'nın MAVİ ŞİMŞEKLER,tebrikler başkan BEKİR ÇINAR.

TÜRKİYE KUPASI

Uzun zaman sonra mücadele ettiğimiz Türkiye kupasına ilk maçtan veda ettik.Fethiye maçında olduğu gibi yine pozisyon üretmekde zorlandığımız,hatta pozisyon üretemediğimiz bir maç oldu,oyunun genelinde başa baş geçen bir mücadele olmasına rağmen bu gol atmamıza yetmedi.defans ve orta sahanın mücadeleci yapısı bizleri sevindirsede oyunun seyrini değiştirebilecek bir oyuncunun yokluğu bizi zor durumda bırakıyor,bunun zamanla aşılacak bir sorun olduğunu ümidediyoruz.dün gece ortaya konan futbol taraftarlar arası homurdanmalara neden olsada,yinede ben bu takımın bu ligden rahatlıkla bir üst lige çıkacağına inanıyorum.saldır saldır Göztepe...

sanayii içinde toplanan taraftarlar















maç saati bekleniyor
















maç sonrası bucaspor taraftarı takımla beraber birşeyler bağırıyor
















maç sonu isyan marşı

1 Eylül 2009 Salı

MAVİ SULAR VE EĞLENCE SAPMASI

2.ligde mücadelemizin ilk maçı,yeni sezonu deplasmanda diri bir takım olan fethiyesporla karşılaştık,0-0 lık skorla alınan 1 puan çoğu renkdaşımı olmasada beni memnun etmiştir,zira 2 sezondur liglere yeni kadrolarla kötü başlayıp sonradan açıldığımızı göz önünde bulundurursak,karamsarlığa kapılmamamız gerektiğini anlarız,ilk yarıda ki pozisyon anlamında olmasada ortaya konan futbol yeni bir takım için gayet iyiydi,2.yarı havanın sıcaklığıyla alakalı olacak ki takım oyundan düştü,sanırım bu sorunda maç oynadıkca giderilecektir.
Bir parantez açılması gerekirse içerisine Mert somayın ismini yazmak yanlış olmaz sanırım,son ana kadar anlaşma sağlanmayan bu isim,bize nekadar faydalı olacağını sezonun ilk maçında göstermiştir,bence en iyi transferimiz Mert Somay'dır.sahada dikkat çeken bir başka isim ise Eskişehirden kiralık olarak gelen kaleci sinan,hal ve hareketleriyle,yaptığı kurtarışlarla kalede güven verdi bizlere,yönetimin bir şekilde Eskişehirle anlaşıp Sinan'ı bonservisiyle alması yapılacak en önemli iştir...İçerde kazan dışarda kaybetme.

saha içi durum yüzeysel olarak böyleydi,dışarıda ise şuursuz bir kargaşa vardı.bir halkın nasıl galeyena getirilip çığrından çıkışını,fethiye emniyetinin işgüzarlığını,yeni nesil tribüncü kardeşlerimizin saygısızlıklarını,otobülerimize sıkılan kurşunları kısacası bir birey olarak yaşanmaması gereken herşeyi yaşadık,açıkca söylemeliyim ki fethiye sınırlarından çıktığımızda verilmiş sadakamız varmış diye düşündüm.ben yaşanan olaylara kendi penceremizden bakmayı yeğliyorum ki çuvaldızın acısını hisedebilelim. http://kavgada.blogspot.com/2009/08/yeni-sezon.html bu yazının üzerinden kısa bir süre geçti,her şeye geç kalmayı seven bir topluluk olduğumuzdan ve tatile değilde bir deplasmana gittiğimizden dem vurmuştum,şimdi ben yazdıkca anlatmaya çalıştıkca muhalefet kanadı gibi olmaya başladım,aslında yapılması gereken olaylara biraz açık gözle bakabilmek,bu saçmalıkları görmek için kimsenin müneccin olmasına gerek yoktur diye düşünüyorum.Öz eleştiri yapmak gerekirse öncelikle 1500 kişiyle 20:30 da oynanacak olan bir müsabaka için sabahın kör vaktinde o şehirde olmak baştan çıkacak olaylara bir davetiyedir,bu organizasyonda hem YALI hem 1925TD'nin hataları vardır.o kadar insana işte burası fethiye burası deniz burasıda merkez denmiş ve herkes kendi başına bırakılmıştır,bir serveti yemekde üstüne olmıyan genç arkadaşlarımızda bunu fırsat bilip alınan alkolünde etkisiyle fethiye halkıyla münakaşalara başlamıştır,eleştiri yapmamız gerekirken sürüden ayrılanı kurt kapar atasözüyle olaylara yaklaşılmakda,bu vakit de insana derler ki çoban olup başında dursaydın sürünün,sen sürünün başında durmazsan sürü bir kaçış yolu bulur.

çalışda yaşanan olaylarda ise bir otobüsümüz bir mekana saldırması sonrası gerçekleşiyor,mekanda hasara yol açan olaylar sonrası,mekanın güvenliğinden sorumlu kişiler ve garsonlar 3 araba sahile gelip olaylardan habersiz genç kardeşlerimize bıçaklarla saldırıyor,bu sırada denize atlayanlar oluyor.elbette ki yaşanan her olayda tahrikler vardı,polisin anlamsız tutumu söz konusuydu ancak ben çoğu hatanın kendimizde olduğunu düşünüyorum.en ufak bir şeye rüzgar yapmak,büyük bir ismin gölgesine sığınıp hareket etmek bizlere yakışmıyor,umarım bu büyük camianın yeni nesil genç taraftarları bu büyüklüğü bu gücü hiçetmezler.






31 Ağustos 2009 Pazartesi

27 Ağustos 2009 Perşembe